Kira tespit ve tahliye davalarında yaşanan muazzam artış

Son zamanlarda yaşanan kira bedellerindeki fahiş artış ne yazıkki kiracılar ile ev sahiplerini karşı karşıya getirmeye başladı. Sanırım bu dönemde avukatlar olarak en çok maruz kaldığımız soruların başında kira tespit ve tahliye davaları yer alıyor.

Ev sahibim evi boşaltmamı istiyor ne yapacağım?”

Ev sahibim kiraya %100 zam yapmak istiyor bu yasal mı?”

Ev sahibimin evden çıkmamı istiyor oğlu oturacakmış çıkmak zorunda mıyım”

Kendi evime geçmek istiyorum ama kiracım çıkmam diyor ne yapmalıyım?”

Kiracım piyasanın çok altında kira ödüyor, hemen yan daire 3 katı kira ödüyor kiraya zam yapmanın bir yolu yok mu?”

Bu soru cümlelerini son zamanlarda maalesef sıklıkla duyar olduk. Kira tespit ve tahliye dava sayılarında yaşanan bu muazzam artış ile sulh hukuk ve icra hukuk mahkemelerinin dosya ve işyükleri ikiye katlanmış durumda.

Şimdi bu soruların cevabına kısaca değinmek gerekirse;

Bu soruların cevabı için kaç yıllık kiracı olduğunuz önem arz ediyor.

-Eğer 5 yıldan az süredir kiracı iseniz; ev sahibinizin yapabileceği zam oranı, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 12 aylık ortalama TÜFE’ye göre belirlenir. Ev sahibi bu oranın üzerinde zam yapamaz. 5 yılın sonunda ise “bölge ortalamasının çok altında kira ödediğinizi” iddia ediyorsa emsal kira bedellerine göre kiranın yeniden belirlenmesini için kira tespit davası açabilir. Ancak kira tespit davalarında dahi eski kiracının hakkının gözetildiği ve hakim tarafından eski kiracıya “hakkaniyet indirimi” yapıldığı unutulmamalı.

-10 yıllık uzama süresi dolan kiracı iseniz, ev sahipleri sizi 10 yıllık uzama süresinin bitiminden sonra herhangi bir gerekçe göstermek zorunda olmadan (en az 3 ay önceden yazılı fesih bildirimi şartıyla) tahliye edebilir.

-10 yıldan önce kirasını düzenli ödeyen kiracılar ev sahipleri tarafından keyfi nedenlerle tahliye edilemez. Ev sahibi ancak kendisinin ya da bakmak zorunda olduğu kişilerin ihtiyacı nedeniyle tahliye talep edebilir. Ki bu ihtiyaç gerçek ve samimi olmalı ve bu sebeple gerçekleşen tahliyelerden sonra, tahliye edilen evin kanunen 3 yıl eski kiracıdan başkasına kiraya verilemeyeceği unutulmamalıdır. (Aksi halde eski kiracıya tazminat hakkı doğmaktadır)

Kira bedellerindeki fahiş artıştan sonra özellikle “ihtiyaç nedenli” tahliye davaları ciddi oranda artış göstermiş durumda. Çoğu ev sahibi bu bahaneye sığınarak eski kiracısını çıkarabilmenin yollarını ararken, gerçekten kirada yaşayan ev sahipleri de fahiş kiralar ödemektense kendi evlerine dönmenin daha makul çözüm olacağı fikriyle tahliye talebine başvurmaya başladılar.

Ev sahipleri ve kiracılara benim nacizane tavsiyem; bu tarz uyuşmazlıkların orta yol bulunarak uzlaşılarak çözülmesi. Özellikle ev sahipleri kirasını düzenli ödeyen kiracılarına daha toleranslı davranmalı, aynı şekilde kiracılar da iyi niyetli ev sahiplerine iyimser yaklaşmalı. Örneğin; üç aylık karantina sürecinde ülkede yaşanan ekonomik kriz nedeniyle kiracısından kira almayan ve o dönemde zam yapmayan bir ev sahibine zorluk çıkarmanın pek de hakkaniyetli olmadığını düşünüyorum. Ya da tam tersi düşünceyle; o zorlu süreçte kiracısına hiç yardımcı olmayan bir ev sahibi ise, emlak sektöründe yaşanan krizi fırsata çevirip ‘kiraya zam’ diye en önde bayrak taşıyan olmamalı.

Kira tespit ve tahliye davalarında yaşanan muazzam artış&rdquo hakkında 1 yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir